MEVLÛT


I.

Bir yenik gecemden sesleniyorum sana
Saçlarımda ıslaklığı nisan yağmurlarının
Umutsuzlar Parkı'nda yitirdim gözlerimi
          Bırak şimdi mutlu yaşantıları
          Van Gogh'un buğday tarlasını unut,
                        Tut elimden
                                    düşeceğim
                       Mevlût!

II.

O günah akşamının serüvenini düşün
Delidolu hulo hoop'çu kızları…
Hani bir bel kıvırmaları vardı çılgın ezgileri arasında gecenin
Bir çember çevirmeleri vardı…
Dönüp duruyorlardı ıslak ağızlarına karşı esriklerin,
Dudaklarında pembe günahlar,
Ellerinde hula hoop çemberleri.

-Ve sonunda kalçaların konuştuğu bir saat-
Geçirdi boynumuza halkaları
Delidolu hula hoop'çu kızları
Esrik gecelerin özgürlüğüne inat.

III.

Şimdi bir park köşesinde yapayalnızım
Hep Âdem'in yasak yemişine uzanır böylesi gecelerde eller
Bütün kapılar günah akşamlarına açılır
İnsan böyle gecelerde cinayet işler.

Korkuyorum, bu yalnızlık öldürecek beni,
Yüreciğim bölük  pörçük bugece…
Gelmek istiyorum, gelemiyorum
Bak, bu yenik geceden sesleniyorum:
                             Tut elimden
                                    düşeceğim
                                            tuuut,
                   Garibistan'lı Mevlût!
                                                       (1959)





Attila AŞUT