NİGÂRİ

	Nigâri, bir kâğıdı bir kalemi sevdi. Padişahları gördü Gala-
ta'dan. II. Selim'le ava çıktı.

	I.François'yı, V.Charles'ı çizdi.

	Büyük dedesi gibi satranç oynadı. Bir deniz kitabı yazdı.Bu-
lunamadı.

	Karanfili sevdi. Bunun için  Barbaros'un, II. Selim'in  eline
karanfil verdi.
	
	Kanuni'yi I. François'ya yazacağı mektubu düşünürken gör-
dü. Kanuni  onun için düşüncelidir. Gezdiği yerde yeşil bir  dal var-
dır.

	Padişahların yüzünü sevdi.Yavuz Sultan Selim* önünde bir 
elma gibi durmasını bilmedi.

	İhtiyarlığında tanıdı  Barbaros'u. Bu yüzden  yeşil bir göğe 
bakar.

	Ummanı dolaştı. Şiir yazdı.

	Her sabah oturur kalemlerini sivriltirdi. Onun için eli hiç tit-
remedi.

	Neden sonra yeryüzüne bir Nigâri tavrı çıktı.
	
	Artık Kanuni hep düşüncelidir. Doğan burunlu,  seyrek diş-
lidir. Resimdeki gibidir.

	II.Selim sarı pabuçlar giyer. Bir taşlığa basar. Ava çıksa bir
adam sağ eliyle hedefi tutar.
	
	Barbaros ne zaman arkasına bir şey giyse açık mavidir. Eli-
ni kaldırsa, otursa resimdeki gibi oturur.
	
	Bir kâğıt üstündedir artık V.Charles. Başka hiçbir yerde de 
olmayacaktır.

	Yavuz'un boyunu hiç bilmeyeceğiz.
	
Şimdi bir kuşbaz dursa, bıyığını bursa, yürüse, Nigâri'nin tav-
rında yürür.

	Şimdi Galata'da bir XV. Yüzyıl denizi Nigâri'nin boyalarına
Giriyordur.

Sıkılıyordur bir kalem bir fırça bir kâğıt.

*Yavuz Sultan Selim sıkılgandı. İstanbul'a gizlice girdi. Okurken gözlük takardı.

                                                                               şenlikname





İlhan BERK