ya da
sen mavi giyin ben denizi unuturum
saatler yorulmadan ben gideyim
her şey değişti, her şey değişiyor biz bunu unuttuk
biz bunu unuttuk yeni şeyler için bekleşiyoruz
ruhlarımız yeni biçimler kuracak, buna niçin inanalım
gece iniyor yüzlerimize alışalım
gece iniyor korkularımız asla bitmeyecek
kapılar ve gözetleme delikleri burunlarımızı şekillendirecek
kapılar ve gözetleme deliklere
sokaklar, içki satıcıları, iskemle
biz buna oturacağız, buna alışacağız kimi şeyler sürecek
içerlerde kimi sevinçlerimiz olacak, unutalım iskemle
zehre de panzehre de iskemle
sandalye olmayı düşlememişti çam ağacı
sandalye olmayı düşlememişti çam ağacı
buna inanalım
taşlardan, sopalardan bir ateş gezegeni...
bekçiler, yargılayıcılar...iskemle...
kafka okumuşsun, bachman okumuşsun, başka şeyler
oysa bizim gerçeğimiz tekerleği döndürmeyi bilmiyor
acı bizi değiştiriyor
bıçakları değiştiriyorum, elmaları değiştiriyorum
dışarsı bu değil
çünkü yüzüm anlamımdır sizi bağışlayamam
çünkü yüzüm anlamımdır sizi doğrulayamam
kareler, kareler
onüçbinbeşyüzseksenbir diyorum
onüçbinbeşyüzseksenbire inanmıyorum
her şey yavaş, her şey yavaş
biz hızlanıyoruz,
bir kadın, bir oda, bir kedi,
kedi hızla acıkıyor
süt oluyorum, dökülüyorum, bu her şeyi yatıştırır
bu her şeyi yatıştırır, hiçbir şeyi açıklamaz
çocuklar: etten ve sevinçten
bunlar son grevcileri yeryüzünün
dışarsı bu değil
o yatağı değiştirelim, geniş duruyor oda, bu gerçek
o yatağı değiştirelim, kimi şeyler küçülsün
gardıroplar, şifoniyerler, kırmızı beşik...boş
dolduralım, o bize sorsun
ahmet kimdi
oda gidiyor, kedi gidiyor
oda bizden başkası değil
ahmeti soruyorum
dokuzbindörtyüzdoksanbir kez değişiyor kadının yüzü
bıçakları değiştiriyorum
kadın dokuzbindörtyüzdoksanikiye gidiyor, gitmesin
ahmet, diyorum kimdi
artık bilmiyorum
ahmet kimdi, artık bilmiyorum
fabrikalar bugün de çalışıyor, ne değişti
elbiseler dikiliyor, şortlar, mayolar, ayakkabılar
kandahar
ayaklarımdan biri uçtu siparişin tekini iptal edelim
ayaklarımdan biri uçtu
bir şey daha diktiririm, fabrikalar durmasın
bir şey daha diktiririm, mavi olur, oysa her şey karardı...zirve !
uçmayı öğrendik, zirvedeyiz, bazı şeyler sadelik istiyor
uçmayı öğrendik oysa her şey karardı
biz niçin hayattayız, bunu kim biliyor
bunlar derin mevzular unutmak lazım
bunlar derin mevzular unutmak lazım
seni seviyorum ama unutmak lazım
kapılar, gözetleme delikleri, iskemle
her şey yavaş, her şey yavaş
zirve...
torunlar tümümüzü birden astı !
Selçuk YAMEN